Kalıplaşmış bilgiye inanmak.
Kalıp sözlere inanmak.
Evde kaldın.
İlaçsız geçmiyor.
Tıbba karşı gelmeyin.
Bizim her günümüz özel.
Biz nasıl büyüdük, o da öyle büyür.
Anneye hiç bi şekilde laf söylenmez.
O kadar paraya değmez.
Türkiyede yaşanmaz.
Bebekler dışarı çıkarılmaz.
Ekmeksiz doyulmaz.
Para tuzağı.
Çirkinim.
Devlet memurluğu bırakılmaz, garantidir.
Gibi gibi ve gibi… Hadi sizlerde yazın yoruma kalıp bilgileri.
Tabi bunların hiç birine inanmadığımı belirtmeliyim.
Kişilerin kendi doğrularını bi çok insana doğru bilgi gibi dayatmasına nötr bakmak güç…
Kişilerin yapısına göre benimsemeyi tercih ettikleri cümleler var.
Herkesin doğrusu kendisine göre.
Benim de öyle!
Konu ne?
Konu saygı…
Böyle arkadaşlık edilmez, öyle giyinilmez, o taktığın ne, o müzik dinlenir mi, o dizi izlenir mi ergen misin?
Ne demek doktor iyileştirmez deli misin?
Türkiyede yaşanır mı kafayı mı yedin.
Gibi gibi ve gibi…
Herkesin sadece kendi gözlüklerinden baktığı bu dünyada kendi doğrularını benimsemesine saygı duyuyorum, saygı duyulmasını istiyorum. Ancak dayatmalar, yargılamalar sanki seni sen yapan her bir zerreye ihanet gibi…
.
.
.
Uzm. Psikolojik Danışman/ Klinik Psikolog/ Psikoterapist Songül Çavdar
Siz de fikrinizi belirtin