Sevilme ihtiyacı…
ihtiyaç mı gerçekten? Biz mi adını öyle koyduk.
Kuramların ileri gelenleri birincil ihtiyacımızın sevgi olduğu söylüyor. Piramide göre birincil ihtiyacımız besin, psikolojiye göre ise sevgi!
Çocuk anne karnından masaya ilk düştüğü an ilk narsistik kırılmasını yaşar. Annenin kucağına hemen verilir ki sakinlesin ve annenin sıcaklığını tatsın, güvenli bağlansın.
Sonraki senelerde anne memesinden ılık ılık süt ciğerlerine iner,ngüldüğünde oyuncak gelir, ağladığında meme verilir! Tanrıça gibi biridir anne! Çocuğun görüldüğü, ilgilenildiği, sakinleştirildiği bir limandır. Her arkasını dönüp baktığında orada olan, yanında olan bir melektir.
Şimdi tüm bunların olmadığını ya da azar azar olduğunu farzedin. Çocuk ağladığında ya da güldüğünde orada olamayan bir anne düşünün. Başarılarını paylaşmayan, acılarını sarmayan bir anne!
Sevgisiz ölürüz arkadaşlar. Bu görülme ve sevilme ihtiyacını bakım verenlerimizden alamadıysak bir ömür ilişkilerimizde arar dururuz. Bulamayınca ise boşluğa düşeriz. Başkalarından gördüğümüz ilgi ile havalara uçarız. Yapımıza göre de boşluğu doldurmaya çalışırız. Bazen yemek yiyerek, bazen içki içerek, bazen kumar oynayarak, bazen de alışveriş yaparak. Kişiye ve yapıya göre değişiyor…
Tüm bunlar herkese göre değişkenlik gösterir, yüzde yüz diyemem. Ancak sevgi ana dilimizdir, bunu garanti edebilirim… O ihtiyacı kendi içerimizde bulmak dileğiyle ! ?

.
.
Uzm. Psikolojik Danışman/ Klinik Psikolog/ Psikoterapist Songül Çavdar